TOMARZA
Tomarza, Kayseri'ye 55 km uzaklıkta bir ilçedir. Tomarza'ya bağlı 3 belediye, 46 mahalle vardır. Gelişmekte olan bir ilçedir. 1953 yılında ilçe olmuştur. 1330 metre rakımlı ilçenin toplam yüzölçümü 1.485 km²'dir.
İLÇE TARİHİ
Eski Çağ Roma Bizans Dönemleri
İlçemiz sınırları içerisinde ilk yerleşim izlerine Geç Hitit Döneminde Rastlanır. Merkez ve Dadaloğlu Kasabasında bulunan Tanrı ve Tanrıçayı temsil ettiği belirtilen kabartma resimler ve küçük heykeller, M.Ö. VII. yy'' a ait olup, Kayseri Müzesinde sergilenmektedir.
Tomarza yöresi, daha çok istilacıların önemli merkezlere geçip gittikleri güzergah üzerinde yer alan küçük bir yerleşim yeri izlenimi vermektedir. Bu dönemle ilgili bazı ipuçlarına ilçe merkezi ve Erciyes yöresindeki köylerde yer alan yeraltı şehirlerinde rastlanabilmektedir.Bunların çoğunun kapıları güneye açılmakta, içlerinde birbirine bağlı odalar, ibadet yerleri, hayvan barınakları ve su sarnıçları bulunmaktadır. Odalarda basit resim figürleri görülebilir. Bunun dışında Kapukaya ve Pusatlı köylerinde İslam öncesi döneme ait mezarlara rastlamak mümkündür.
İlk İslam Akınları
Asıl amacı İstanbul''u elegeçirmek olan ilk İslam akınları, Emeviler döneminde başlamıştır. Kayseri'' ye ilk akınların 668 yılında başladığı görülmektedir. Kayseri, 726 yılında Abdulmelik oğlu Müslüm tarafından fethedilmiştir. Ancak 968 yılında Bizans İmparatoru Phocas Orta Anadolu ve Kayseri''yi geri almıştır.
Bu dönemde Bizans''lılar 40.000 Ermeni''yi Kafkaslar''dan getirerek Yozgat, Sivas ve Kayseri civarına yerleştirmişlerdir. Bu Ermeni kabilelerinden en büyüklerinden olan ve 1500 kişiden oluştuğu tahmin edilen kabilesinin bugünkü Tomarza''nın bulunduğu bölgeye yerleştirildiği ve Tomarza adının da buradan geldiği iddia edilmektedir. Bizanslıların Ermenileri bölgeye getirme amacı, Türk-İslam akınlarına karşı bir tampon oluşturmaktı.
I.Dünya Savaşı
Tomarza, I. Dünya Savaşı sırasında Kuvay-i Milliye kuvvetlerine ev sahipliği yapmıştır. Özellikler Pusatlı köyü ve çevresi, Kuvay-i Milliye'ye cephanelik ambarı olmuştur. Köyün adı da burdan gelmektedir. Pusat silâh ve cephane anlamındadır. Fransızlar, güneyden Anadolu'yu işgale başlamışlar ve Adana'nın tamamını işgal etmişler ve ordan Kayseri il sınırına kadar gelmişlerdir. Sonraları, Kayseri'nin tek işgal edilmiş toprağı olan Bakırdağı beldesine kadar gelmiştir. Bunu haber alan Kuvay-i Milliye birlikleri Pusatlı ve çevresine cephane yerleştirmişlerdir.
İLÇE COĞRAFYASI
Tomarza İç Anadolu Bölgesinin Orta Kızılırmak Bölümünde ye alan Kayseri İlinin sınırlar içerisindedir. Doğuda Pınarbaşı ve Sarız, batıda Develi, kuzeyde Talas ve Bünyan,güneyde Adana İli Tufanbeyli İlçesi ile çevrilidir. İlçenin deniz seviyesinden yüksekliği 1397 metre olup, yüzölçümü 1452 km. dir. Tarım arazisi 524.400 dekar, çayır mera 330 dekar, tarım dışı arazi 150.000 dekardır. İç Anadolu'' nun kırsal iklimi ilçede de kendisini gösterir. Yazlar sıcak ve kurak, kışları soğuk ve karlı geçer. Gece ile gündüz arasındaki sıcaklık farkı çok fazladır. Haziran, Temmuz, Ağustos ayları dışında gece sıcaklıkları 0 derecenin altına düşmektedir. Bu sebeple erken don olayları görülür. Kar yağışları, Kasım ayının başından Nisan ayının ortalarına kadar devam eder. Yağmurlar İlkbaharda konveksiyon, Sonbaharda cephe yağışları şeklindedir.
İLÇE NÜFUSU
2011 Yılı TUİK Adrese Dayalı Nüfus Sayım Sonuçlarına göre Tomarza İlçe Merkezi'nin toplam nüfusu 9.952, İlçenin köylerle beraber toplam nüfusu ise 26.539'dur. Toplam nüfusun 9.952'si merkezde, 16.587'si de köy ve beldelerde yaşamaktadır. Toplam nufüsü 26.539 kişidir.
İLÇE EKONOMİSİ
1-)Tarım
Tomarza ve köylerinde halkın temel geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. îlçe sınırları içinde toplam 5800 aile, geçimim bu yolla sağlamaktadır.ilçenin geniş tarım arazileri olmakla birlikte çoğu engebelidir. Bu yüzden toprağın işlenmesi ve sulanması konusunda zorluklarla karşılaşılmaktadır. Zamantı Irmağı kenarındaki arazilerde sulama kanalları, regülatör ve motorlar vasıtası ile sulama yapılmakta, bunun dışındaki alanlarda ise kuru tarım uygulanmaktadır. Tomarza''da rakımın yüksekliği ve iklimin elverişsizliği sebebiyle meyve üretimi yok denecek kadar azdır. Mevcut üretim ise ticari amaçlı olmayıp, meyve ağaçlarının kendi kendine getirdiği miktardan ibaret bulunmaktadır. îlçede son yıllarda geleneksel tarım yöntemleri hemen hemen tamamen terk edilerek, modern yöntemler kullanılmaya başlanmış ve bu sayede; elde edilen ürün miktarında büyük artışlar sağlanmıştır.Tarımda gübre kullanımında da son yıllarda büyük bir artış gözlenmektedir. 1995 yılı verilerine göre ilçe sınırları içinde kullanılan gübre miktarı, 4524 ton civarındadır.Tarımda verimliliği artıran sebeplerden bir başkası da zirai mücadele konusunda çiftçilerin bilinçlenmesidir. Zirai mücadele için kullanılan ilaç miktarı her yıl artmakta olup, 1995 yılında (Hububat, sebze ve meyvede) toplam 6 ton ilaç kullanıldığı belirtilmektedir.Ayrıca son yıllarda kullanımında büyük bir artış kaydedilen sertifikalı tohumluklar da verimliliği artıran bir diğer unsur olarak göze çarpmaktadır.Bunun dışında kuru tarım uygulanan alanlarda, kurulan sulama kooperatifleri vasıtasıyla yer altı ve yerüstü su kaynakları değerlendirilerek, sulu tarıma geçilmekte ve alternatif ürün yetiştiriciliğine yönelinmektedir.
2-)Sanayi
İlçemizde bulunan sanayi ve üretim tesisleri;
- Tomarza Un Fabrikası
- Süt Mandırası (Peynir İmalathanesi)
- Üçler Yem Fabrikası
- Akbel Süt Toplama Merkezi
- Akel Mermer Fabrikası
- Okyaylar Taş Fabrikası
- Adaca Doğal Taş
- Tektaşlar Tarım Aletleri İmalathanesi
- CMK Bims Briket Fabrikası
3-) Ticaret
4-) Hayvancılık
5-) Madencilik
SOSYAL YAPI
Eğitim
İlçe genelinde biri İlçe Merkezinde, diğeri Dadaloğlu Kasabası''nda olmak üzere 2 Çok Programlı Lise, 1 İmamhatip Lisesi, 1 Anadolu Endüstri Meslek Lisesi olmak üzere toplam 4 adet lise mevcuttur. Endüstri Meslek Lisesi bünyesinde 1 Çıraklık Eğitim Merkezi faaliyet göstermektedir. Milli Eğitim Müdürlüğü''ne bağlı toplam 48 ilköğretim okulu bulunmaktadır. Okullarımızda, okul öncesi 293 öğrenci, ilköğretim okullarında 4597, ortaöğretim okullarında 684 öğrenci olmak üzere toplam 5574 öğrenci öğrenim görmektedir.
Sağlık
İlçemizde sağlık hizmetleri, Sağlık Grup Başkanlığı''na bağlı 25 yataklı Devlet Hastanesi, merkez ve köylerdeki 7 adet sağlık ocağı ile bunlara bağlı sağlık evleri vasıtasıyla halka sunulmaktadır. Hastanemizde dahiliye, çocuk, diş, aile hekimliği, acil polikliniği ve 24 saat düzenli hizmet veren röntgen, laboratuar , Hemodiyaliz , Kadın doğum ünitesi ile hizmet sunulmaktadır.
KÜLTÜREL YAPI
Tomarza İlçesi gelenek görenek yönünden oldukça zengindir. Özellikle düğünler, doğum, sünnet ettirme, askere uğurlama, hacı uğurlama, cenazeye katılma ve taziye ziyaretleri ayrı önem taşır.
Evlenme Usulleri
Yörede genellikle görücü usulüyle ve dünür vasıtasıyla kız istenerek evlenme yapılır. Kız kaçırma olayına pek rastlanmaz.
-Kız İsteme (Dünür-Düğür Gitme): Erkek tarafı adayını belirledikten sonra damat adayının annesinin bir komşu kadın veya akrabasından birinin hanımı vasıtasıyla kız anasının ve kızın " ağzını arar " böylece dünürcünün nasıl karşılanacağı öğrenilir. Buna göre hatırı sayılır bir komşu veya yöre halkından biri görüş almak üzere kız evine gönderilir. Yöre geleneğine göre misafir güleryüzle karşılanır ve ağırlanır. Gönderilen bu temsilci uygun bir dille söze girerek "filanlar sizinle hısım olmak isterler" diyerek konuyu duyurur. Eğer kız tarafı konuya olumlu bakıyorsa " Allah yazdıysa biz ne diyelim " derler. Ancak olumsuz bakılıyorsa, bu da dolaylı ifadelerle dünürcüye söylenir. Alınan haber olumluysa erkek tarafı akrabalarının ve mahallenin hatırı sayılır büyükleriyle önceden haber vererek tespit edilen günde kız evine giderler. Aralarında iyi konuşabilen biri bir süre sohbet ettikten sonra " gelene ne geldin denmez, Allah''ın emri Peygamber''in kavli ile oğlumuz falan oğlu falana kızınızı istemeye geldik" der. Buna "düğür (dünür) düşme" denir. Kız tarafı müsaade ister ve yakın akrabalarıyla olayı istişare eder ve "Siz ne buyuruyorsunuz" diyerek görüşleri alınır. Onlar da genellikle kızın anne ve babasını görüşüne uyarak hayırlı olmasını dilerler. Bu gelişmeden sonra uygun bir zamanda erkek evinden gelen dünürcüler ile kız evinin çağırdığı temsilciler kız evinde toplanarak yukarda ki gibi dünür düşer. Kız evinin sözcüsü Allah yazdıysa ne diyelim, emmiler, dayılar münasip gördüler ben de Allah rızası için verdim gitti" der. Bunun üzerine orada Kur''an okunur ve dua edilir. Hazır bulunanlara lokum helva gibi tatlılar ikram edilir. Buna tatlıcalık, ağız tatlılığı" denir.
-Nişan: Törene çağrılan akrabalar gelin kıza genellikle takı hediye ederler. Gelin adayı kendisine hediye edilen takıları özenle saklar ve nişanlılığı süresince katıldığı düğn ve törenlerde bunları mutlaka takar.
-Düzen: Düğün öncesinde eksik kalan çeyiz eşyalarının, gelin kızın düğünde giyecek eşyalarının alınması için damat ve gelinin en yakınları çarşıya çıkarlar. İstekler genellikle kız evinden gelir. Damat tarafı istekleri itirazsız kabullenir. Düzen için gelenlere ve yakın akrabalara da giyecekten oluşa hediyeler alınır.
-Bayrak Kaldırma: Düğünün başlama işareti ve düğün evinin belirtilmesi açısından hazırlanan özel bir direğe bayrak takılarak düğün yapılacak eve dikilir.Düğün, tatil günlerinde yapılması için bayrağın Cuma namazından sonra dualarla kaldırılmasıyla başlar ve Pazar günü sona erer.