07.11.2018

“AHLÂKIM KUR’AN OLSUN”

Hafızlık Kur’an Kurslarında hafızlık yapan gençlerimiz Kur’an ahlakıyla ahlaklanmasına destek olmak amacıyla İl Müftülüğümüz Aile ve Dini Rehberlik Bürosu tarafından hazırlanan “Ahlâkım Kur’an Olsun” projesi kapsamında İl Müftümüz Doç. Dr. Şahin Güven 06.11.2016 Salı günü, Taşçıoğlu Yatılı Erkek Kur'an Kursu’nu ziyaret etti.

 

Taşçıoğlu Kur’an Kursu öğrencilerine “Hafızlık Eğitimi ve Hafız Olmanın Önemi” hakkında konuşma yapan İl Müftümüz Sayın Güven sözlerine şöyle başladı:

 

Hafızlık, küçük yaşlarda yapılan ama faydasını gelecekte görebileceğiniz önemli bir yatırımdır. Aileleriniz sizleri buraya hafızlık yapın diye gönderdi. Buraya farklı köylerden ve farklı illerden hafızlık yapmaya geldiniz. Birbirinizle kaynaşıyorsunuz, birlikte hareket ediyorsunuz ve aynı zamanda bir de imam hatibi dışarıdan açık lise olarak okuyorsunuz. Bunların sizler açısından güzel birer imkân olduğunu bilin. Belki sizin yaşınızda olup da aynı imkânları bulamayan binlerce gencimiz var. Yüce Mevla sizlere böyle bir imkân nasip etmiş, bu imkânı değerlendirin.

 

Kur’an’ı Kerim’e inanan müminler olarak Kur’an’a aşık olmalıyız. Allah biz müminlerin tamamına bu dünya hayatında hükümlerini yaşayalım diye bir kitap gönderdi. Onun adı Kur’an-ı Kerim’dir. Ezberlediğiniz bütün ayetlerin bir anlamı var. Ve bunların yaşadığımız hayatla bir ilişkisi var. Sadece ibadet hayatı değil, giyim kuşamımızdan tutun da anne babamıza saygıya, kardeşler arasındaki diyaloğa, sokakta yürürken neler yapmamız gerektiğine ve aynı zamanda birbirimizle nasıl bir diyalog kurmamız gerektiğine varıncaya kadar Kur’an-ı Kerim’de ve onun açıklaması olan Hadis-i Şeriflerde bir hayat tarzı görüyoruz. Onun için ezberlediğiniz bu Kur’an, aslında insanlığın hidayeti için Allah tarafından gönderilmiş olan ilahi bir kitaptır.

 

“HAFIZLIK BİR BAŞLANGIÇTIR”

 

Sizler bu hafızlığınızı gerçekleştirdikten sonra burada kalmayacaksınız. Hafızlık bir başlangıçtır. Burada derslerinizi yaparken “bu gün ders vermezsem ben kardayım” diye düşünüyor olabilirsiniz. Oysa dersinizi vermediğiniz zaman zarardasınız; hafızlığınız bir gün daha geç bitecek demektir bu. Onun için günlük derslerinizi yapın. Kendi sorumluluğunuzu kendiniz tespit edin. Sizler ergenlik dönemine girmiş olan gençlersiniz. Ayrıca kendi sorumluluklarınızı yavaş yavaş yüklenme durumuna giriyorsunuz.

 

Bizler hafızlığımızı şimdiden yaparsak ileride bunun faydasını görürüz. Hafızlık ile iş bitmiyor, öğrenip ezberlediğimiz Kur’an’ı bir de anlamamız gerekiyor. Bunun için Arapçayı bilmemiz gerekir. Hepinizin ilahiyatta bir öğrenci olmanızı isterim. Hafızlarımızın Diyanette görev yapmasını ya da Milli Eğitimde Kur’an’ı Kerim ve Arapça derslerine giren birer öğretmen olmasını isterim. Bunun için, bizler hafızlıktan sonra Kur’an’ı anlama eğitimi dediğimiz Arapça altyapı derslerini alıp ondan sonra da onu öğrenmeye çalışarak hayatınıza aktarmaya çalışacaksınız. Bununla birlikte inşallah imam hatibi bitirdikten sonra ilahiyat eğitimi alıp böylece ülkemize, memleketimize, milletimize hizmet edersiniz.

 

Şöyle düşünüyor olabilirsiniz: “Ben falanca köyden gelmişim. Burada Taşçıoğlu Kur’an kursunda bir hafızlık öğrencisiyim; benden ne olabilir ki!” Böyle demeyin. Sizden her şey olabilir. Yeter ki çalışın. Hedefleriniz olsun. Ben şu zamanda hafızlığımı bitireceğim, şu zamanda imam hatibimi bitireceğim gibi hedefleriniz olsun. Hedeflerimiz var ama hiç de hedeflerimize ulaşamıyoruz diyorsanız eğer, bir ilim adamının şu sözünü sizlere hatırlatmak isterim: “eğer bir insan bir hedef belirliyor ve o hedefine ulaşamıyorsa, arzu ettiğini elde edemiyorsa bunun sadece iki tane sebebi vardır. 1 Ciddi değilsinizdir. 2 İstediğiniz ve sizin olmasını istediğiniz şeyin bedelini ödemiyorsunuzdur.” Hiçbir şey bedelsiz verilmez. Ben üniversiteye girmek istiyorsam önce imam hatibi, liseyi bitirmem, sonra üniversite sınavlarına iyi hazırlanmış olarak girmem gerekiyor. Bunun için sıkı çalışmak gerekir. Atalarımız “emeksiz yemek olmaz” diyor.

 

“BÜYÜK HEDEFLERİNİZ, HÜLYALARINIZ, RÜYALARINIZ OLSUN”

 

Bu yaşlarda genelde kendinizi basit işlerle değerlendiriyorsunuz ve “bizden bir şey olmaz, hafızlığımızı yapıp köyümüze geri dönelim, sonra da bir imam olabilirsek paçayı kurtardık” diye düşünüyorsunuz. Böyle düşünmeyin. Büyük hedefleriniz, hülyalarınız, rüyalarınız olsun. Birbirinizle konuşurken arkadaşlarınızın hedeflerini dinleyin ve onlara cesaret verin. Bir arkadaşınızın iyi bir yere gelmesi, iyi bir insan olması size de faydalıdır.

 

Hafızlık eğitimi veren bir Kur’an kursunda işimiz sadece hafızlık yapmak olmuyor. Bunun yanında ahlak ve edep eğitimi, birbirimizle nasıl geçineceğimizin eğitimi, yemek yerken, yatarken, çarşıda pazarda dolaşırken nasıl bir insan olmamız gerektiğini de buralardan öğrenmemiz gerekiyor. Her biriniz farklı yerlerden gelen arkadaşlar olarak birbirinizle sosyal ilişkiler kuruyorsunuz. Birlikte hareket edebilme yeteneğine sahip oluyorsunuz. Aman ha içinde yaşadığımız hayatın kötülükleri size zarar vermesin. Bu dönemde en önemli hususlardan birisi akranın akranı etkilemesi konusudur. Kendinize bir dost ve arkadaş seçmek istiyorsanız iyi araştırın. Size fayda verebilecek arkadaşlarla dostluk kurun. Birbirinizi etkilerken iyi yönde etkileyin. Hem derslerinizi iyi yapma konusunda, hem kitap okuma konusunda hem de namazlara titizlik hususunda birbirinizi etkileyin. Aynı zamanda da birbirinizin iyiliklerine katkı sağlayın ve kötülüklerinize de engel olun. Birbirinizi iyi yönde etkileyin. Birbirinize iyilikte yardımcı olun. Ezberlediğiniz ayetlerden birisi şöyledir: “İyilik ve takva üzere yardımlaşın. Kötülük ve düşmanlık üzerine ise birbirinize yardımcı olmayın.” Öyleyse birbirimize iyi yönde katkı sağlamalıyız.

 

Sizler bizlerin geleceğisiniz. Sizlere eğer ezberlediğiniz Kur’an’ın ahlakını veremiyorsak biz sorumluyuz. Arkadaşlarınızdan birisinin kötü bir ahlakının olduğunu görüyorsanız onu engellemek için elinizden geleni yapın. Örneğin ağzınızda küfürlü bir söz varsa, kaba saba ifadeler varsa bunları burada düzeltin. Tatil için memleketinize gittiğiniz zaman anneniz babanız şöyle bir baksın ve “ben evladımı Taşçıoğlu Kur’an Kursu’na gönderdim, gideli birkaç ay oldu ama elhamdülillah küfürlü konuşmasından eser kalmamış; namaza zor kaldırıyordum, şimdi benden önce kalkıyor” desin. Köyünüzdeki arkadaşlarınız: “beraber kötülük yapıp küfür ettiğimiz arkadaşım Kur’an kursuna gidip kendini düzeltmiş, ben de gitmeliyim” desin.

 

Ben sizin gibi gençlerin şu zamanlarını iyi değerlendirmeleri gerektiğine inanıyorum. Zamanınız bol, bu zamanı değerlendirin. Bunu yaparken de hem Allah kelamını kalbinize nakşedin, hem hafız olun, hem de Kur’an’ın ahlak ve ahkâmının muhafızı olun. Yüce Mevla, sizleri; başarılı kılsın, Kur’an’ın hizmetkârı eylesin inşallah.” diyerek sözlerini tamamladı.

 

Daha sonra İl Müftümüz Sayın Güven, Taşçıoğlu Kur’an Kursu’nun yönetici ve hocaları ile kısa bir toplantı yaparak kursun işleyişi, öğrencilerin durumu ve halkın kursa olan ilgisi konularında genel bilgi aldı.